İlim Yayma Ödülleri Akademik Kurul Başkanı Prof. Dr. Fatih Savaşan, 1973’te kurulan İlim Yayma Vakfı’nın, 50 yılı geride bırakan köklü bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirterek vakfın, ilmi yaymak, güzel insan yetiştirmek olan misyonunu ismi haline getirdiğini ifade etti.
Vakıf mütevelli heyetinin 2019’da aldığı kararla “Türkiye’nin akademi ödülleri” mottosuyla İlim Yayma Ödülleri’ni vermeye başladığına işaret eden Savaşan, bu yılki üçüncü organizasyonda “Büyük Ödül”, “Sosyal Bilimler” ve “Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri” kategorilerinde ödüllerin sahipleriyle buluşacağını söyledi.
“Sosyal Bilimler” ile “Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri” kategorilerine, en az doktorasını yapmış akademisyenlerin başvurabildiğini veya en az doktora sahibi olanlar tarafından aday gösterilebildiğini belirten Savaşan, “Büyük Ödül” kategorisinde ise rektörlerin, teknoloji geliştirme bölgeleri genel müdürleri veya yönetim kurulu başkanlarının gösterdiği adayların değerlendirilebildiğini anlattı.
Savaşan, “Büyük Ödül” sahibinin 150 tam altınla, diğer iki kategori birincilerinin ise 50’şer tam altınla ödüllendirileceğini kaydetti.
Vakfın 50 yılı geride bırakması dolayısıyla bu yıl “50’nci Yıl Özel Ödülü”nün takdim edileceğini dile getiren Savaşan, bu ödül için herhangi bir başvuru alınmadığını, tespit edilecek bir ilim sahibine bu ödülün verileceğini söyledi.
“YÜKSEK DÜZEYDE İLGİ VAR”
Bu yılki başvuruların 16 Mayıs’ta başladığını belirten Savaşan, şöyle devam etti:
“İlim Yayma Ödüllerine bu başvuru döneminde yüksek düzeyde bir ilgi var. İlim Yayma, Türkiye’nin akademi ödüllerini vermek üzere bu yola girdi. Özellikle akademiden büyük bir ilgi var. Nitelikli başvuru… Ödüllerin esprisi burada. Alana katkı yapan, özgünlüğü olan, bilgi üretimine katkısı bulunan, metodolojisi sağlam eserlerin başvurabildiği ve önemli icatların, buluşların sahiplerine takdim edilen bir ödül. Başvurular, 14 Temmuz itibarıyla sona erecek. Tüm süreçler, bilimsel değerlendirmeler tamamlandıktan sonra kasım sonuna doğru ödüller sahiplerine takdim edilecek.”
Savaşan, başvuru sayısını günlük takip ettiklerini dile getirerek “Her iki kategoriden de beklediğimizin üzerinde bir başvuru var veya aday gösteriliyor. Bu ödüllerde, sayıdan çok niteliğe önem veriyoruz. Çünkü bu gibi ödüllerde binlerce başvurudan ziyade hakikaten yarışmacı nitelikte az sayıda başvuru olması yeterli. Kaldı ki İlim Yayma Ödüllerine yüksek bir ilgi var. Çok sayıda üniversiteden 500 civarında başvuru bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“İLİM YAYMA ÖDÜLLERİNİN TÜM ESPRİSİ, İLMİN DEĞER GÖRDÜĞÜNÜ GÖSTERMEK”
Şu an için sadece Türkiye’de üretilen bilgi, eser ve icatların ödüllendirildiğini anlatan Savaşan, düzenlenecek 5’inci ödül töreninin ardından organizasyonun uluslararası başvurulara açılacağını söyledi.
Savaşan, Türkiye’nin teknolojik ürün gamını geliştirme çabalarının olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“İlim Yayma Ödülleri’nin zaten tüm esprisi de ilmin değer gördüğünü, ilmi araştırmaların takdir edildiğini ve bilim adamlarının bilimsel çalışmaları içerisinde ter dökmesinin kıymetlendirildiğini göstermek, bu iklimi beslemek. Çünkü her şeyde olduğu gibi araştırma da aslında bir iklim işi, ekosistem işi. TÜBA, TÜBİTAK gibi kurumlarımızda ve üniversitelerimizde çok kıymetli araştırmalar yapılıyor. İlim Yayma Vakfı, sivil toplum kuruluşu olarak, ilimin yayılmasını misyon edinen bir kuruluş olarak, bu ekosistemi beslemek üzere bu ödülleri başlattı zaten. Nihayetinde tüm bu ekosisteme ve pozitif iklime bu ödül mekanizmasının ciddi katkı sağladığını görüyoruz. İleriki yıllarda bu misyonunu daha da pekiştireceğini düşünüyoruz.”
